Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Türk oyuncular Cannes'da
Türk oyuncular Cannes'da
Meryl Streep'in gözyaşları
Meryl Streep'in gözyaşları
Boşandı, daldan dala konuyor
Boşandı, daldan dala konuyor
123456789
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Türk oyuncular Cannes'da
Türk oyuncular Cannes'da
Meryl Streep'in gözyaşları
Meryl Streep'in gözyaşları
Boşandı, daldan dala konuyor
Boşandı, daldan dala konuyor
123456789

“Aşısı eksik hastayı yaşatmaya çalışıyoruz"

Enfeksiyon ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, aşının COVID-19 ölümlerini engellediğini vurgulayarak, “Bende yatan ve yaklaşık 80 yaşında COVID pozitif olmuş bir teyze var. Bir buçuk yıl önce iki tane virüs aşısını olmuş. Sonra birileri buna 'mRNA aşısı olma, sende alerji yapar. Bu aşı, sana ağır gelir' demiş. Teyzeyi iki kez yoğun bakıma indirdik. İki kez yoğun bakımdan döndürdük ve hâlâ uğraşıyoruz” dedi.

Burcu Yıldırım

ANKARA- Enfeksiyon ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, yaz döneminde artan ve hızla yayılan COVID-19 vakalarına karşın yürütülen aşı karşıtı propagandalara tepki gösterdi. Aşısı eksik bir hastasını yaşatmaya çalıştığını anlatan Ertuğrul, “Şu an bende yatan ve yaklaşık 80 yaşında COVID pozitif olmuş bir teyze var. Bir buçuk yıl önce iki tane virüs aşısını olmuş. Sonra birileri buna 'mRNA aşısı olma, sende alerji yapar. Bu aşı sana ağır gelir' demiş. Teyzeyi iki kez yoğun bakıma indirdik. İki kez yoğun bakımdan döndürdük ve hâlâ uğraşıyoruz. Şimdi, bunun vebali kimde? Bunun vebali, 'Sen aşı olma' diyende. Bilim, bizim rehberimizdir. Bunun dışında başka bir yol aramak cehalettir” diye konuştu.

“Cehaletten başka bir şey değil”

Aşı yanlıları ve aşı karşıtları diye iki ayrı taraf olmadığını vurgulayan Ertuğrul, “Bir aşı yanlıları var bir de aşı karşıtları. İki taraf birbiriyle çelişiyor diye bir şey yok. Aşı karşıtlığı denilen şey, cehalet ve insanlık düşmanlığından başka bir şey değil. Bu insanların ellerinde, bir tek bilimsel bir araştırma bile yok. Sadece dedikoduya dayanarak iddialarda bulunup insanları korkutmaya çalışıyorlar” dedi.

“Bulaşıcı hastalıklar toplumu ilgilendirir”

Aşı karşıtlarının sadece kendilerine zarar vermediğini başka insanların hayatını da tehlikeye attığının altını çizen Ertuğrul, “Bulaşıcı hastalıklar, toplum sağlığını ilgilendiren hastalıklardır. Kalp hastası olursunuz, sizi ilgilendirir. Tansiyon hastası olursunuz, tedaviyi alıp almamak tamamen sizi tercihinizdir. Olur da başınıza bir şey gelirse yakınlarınız üzülür. Ama bir bulaşıcı hastalığa karşı elinizde ölümleri engelleyecek bir aşı varsa ve siz buna karşıysanız aynı zamanda topluma karşısınız demektir. Yani toplum düşmanlığı yapıyorsunuz demektir” şeklinde konuştu.

“Aşı karşıtlığıyla suç işleniyor”

Bugüne kadar mRNA (mesajcı ribonükleik asit) aşılarıyla ilgili 2 bin 600'ün üzerinde bilimsel çalışma yapıldığına dikkat çeken Ertuğrul, şunları kaydetti: “İçinde bulunduğumuz koşullar, bilimden yana veya hurafelerden yana olmak kadar açık bir durumda. Bugüne kadar sadece mRNA aşılarıyla ilgili 2 bin 600' ün üzerinde bilimsel çalışma yapıldı. Şimdi böylesine bilimsel açısından kanıtlı bir durumda, çıkıp sadece dedikoduya dayalı söylentiler yaymakla aslında suç işleniyor. Hem devlet hem de yetkili kişiler, bu konuda kendini sorumlu hissetse işlem yapmaları gerekir.” 

“Bilim bizim rehberimizdir”

Aşı karşıtlarının topluma yaydığı kötü sonuçları kendi hastası üzerinden örnek veren Ertuğrul, sözlerini şöyle sürdürdü: “Örneğin şu an bende yatan ve yaklaşık 80 yaşında COVID pozitif olmuş bir teyze var. Bir buçuk yıl önce iki tane virüs aşısını olmuş. Sonra birileri buna 'mRNA aşısı olma, sende alerji yapar. Bu aşı sana ağır gelir' demiş. Teyzeyi iki kez yoğun bakıma indirdik. İki kez yoğun bakımdan döndürdük ve hâlâ uğraşıyoruz. Bu kanıyı nereden çıkarıyorlar, hangi bilimsel çalışmaya dayanıyorlar? Anlaşılacak gibi değil. Şimdi, bunun vebali kimde? Bunun vebali, 'Sen aşı olma' diyende. Bilim, bizim rehberimizdir. Yaşamda en gerçek yol gösterici bilimdir. Bunun dışında başka bir yol aramak cehalettir.”

“Aşı olma yaşı mutlaka indirilmeli”

Sonbahar gelmeden yapılması gerekenleri sıralayan Ertuğrul, “Aşı olma yaşı, mutlaka indirilmeli. En azından çocukları okular açılmadan önce hazırlamak gerekiyor. Okulların tümünde pandemiye ilişkin geçen sene bilim kurulunun yayınlamış olduğu bir rehberin uygulanması gerekir. Ne yazık ki geçen sene uygulanmadı. Bir an önce o rehberdeki uygulamalar yaşama geçirilmeli. Bu rehber, sınıf mevcudundan tutun okul personeline, temizlik koşullarından havalandırmalara kadar tüm ayrıntılarıyla yaşama geçirilmeli. Kapalı alanlarda maske kullanılması kararı da çıkartılmalı” önerisinde bulundu.