Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789

"Aç kalmamak için okula yürüyerek gidiyorlar"

Okullardaki kantin fiyatlarının yüksekliğine dikkat çeken Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) Başkanı Ömer Yılmaz, “Okuldaki çocuklara temiz ve ücretsiz su vermek, devletin boynunun borcudur. Öğrenciler, okula gelirken dolmuşa verecekleri parayı, okulda yemek yemek ve su almak için harcıyor. Bu yüzden de okula yürüyerek gitmek zorunda kalıyorlar” dedi.

İleyda Özmen

ANKARA- Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla 19 milyon öğrenci dersbaşı yaptı. Ekonomik kriz ve artan okul masrafları nedeniyle hem veliler hem de öğrenciler bitmeyen sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Yoksulluk koşullarında yaşayan öğrenciler, okul masraflarından dolayı eğitime erişmekte zorlanıyor. Okullardaki kantin fiyatlarının, bu sorunların en önemlisi olduğuna dikkat çeken Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) Başkanı Ömer Yılmaz, “Okullarda su ücreti 3 liradan başlıyor, 5 liraya kadar çıkıyor. Su haktır. Çocuklardan böyle fahiş ücretler talep edilmesi doğru değil. Sabah 08.00'den akşam 16.00'ya kadar okulda olan bu çocuklara temiz ve ücretsiz su vermek, devletin boynunun borcudur. Öğrenciler, okula gelirken dolmuşa verecekleri parayı, okulda yemek yemek ve su almak için harcıyor. Bu yüzden de okula yürüyerek gitmek zorunda kalıyorlar” dedi.

Geçen yılın başında başlattıkları “Okullarda bir öğün ücretsiz yemek ve temiz su” kampanyasının önemini vurgulayan Veli-Der Başkanı Yılmaz, GAZETE DURUM'a şöyle konuştu:

Okullarda artıma sistemi veya su sebili olmalı: Pandemi sonrasında derinleşen yoksullukla birlikte çocukların okullardaki beslenme biçimi değişti. Başlattığımız “Okullarda bir öğün yemek ve ücretsiz su” kampanyasının bir an önce sonuçlanmasını istiyoruz. Özellikle bu işe ilk olarak suyla başlanarak okullarda bulunan çeşmelere arıtma sistemi takılmalı veya su sebilleri konularak çocukların bağımsız alanlarda temiz ve ücretsiz bir şekilde su içmeleri sağlanmalı.

Öğrenciler suya günde en az 15 lira ödüyor: Okullarda su ücreti 3 liradan başlıyor 5 liraya kadar çıkıyor. Hatta özel okullarda daha fazla. Su haktır. Çocuklardan böyle fahiş ücretler edilmesi doğru değil. Okulda öğrenci günde 2-3 şişe su içse, ortalamama 15 lirasını suya harcamak zorunda kalıyor. Sabah 08.00'den akşam 16.00'ya kadar okulda olan bu çocuklara temiz ve ücretsiz su vermek, devletin boynunun borcudur. Başlattığımız kampanya çok destekçi buldu. Ama talebimiz lütuf olmaktan çıkmalı. Bu hayatın gerçeği.

Yetersiz beslenmeden dolayı hastalıklar ortaya çıkıyor: Derinleşen yoksullukla beraber okul masraflarından dolayı okulları bırakanlar ve yetersiz beslenmeden dolayı çeşitli hastalıklara yakalanan pek çok öğrenci oldu. Kaybedilecek bir nesil yok, hiçbir çocuğumuzu kaybedemeyiz. Özellikle dezavantajlı bölgelerdeki öğrencilerin suya ve bir öğün yemeğe kavuşturulması bir gereklilik.

Okul masraflarından dolayı öğrenciler okulu bırakıyor: Okul masraflarından dolayı 1 milyon 738 bin öğrenci örgün öğretim dışına çıkma zorunda kaldı. Özellikle lise düzeyindeki çocuklarda bu sayı çok fazla. Artan yoksullukla beraber 15-17 yaş aralığındaki çocuklar, meslek liselerine ve Mesleki Eğitim Merkezleri'ne (MESEM) yönlendiriliyor. Bu sayı da 700 bine yaklaşmış durumda. Açık liseye yönlendirilen öğrenci sayısı da 1 milyon 200 bin. Dolayısıyla bu çocuklar hem açık lisede okuyor hem çalışıyor hem üniversiteye hazırlanıyor. Yoksulluğun eğitimdeki etkisi, eğitimden kopuş oluyor. Kampanya tüm bu sorunların engellenmesi için bir adım olarak görülmeli.

Aileler çocuklarını okula gönderemiyor: Nüfus yoğunluğu fazla olan aileler var. Bu ailelerdeki veliler, birkaç çocuğunu okula gönderebiliyor, diğer çocuklarını da okuldan alarak bir işe sokuyor. Böyle binlerce aile var. Devlet ve biz buraya müdahale etmezsek, eğitimden uzaklaşan öğrencileri ileride neler bekleyecek tahmin bile edemiyorum.

Aileler beslenme çantalarını dolduramıyor: Aileler, çocuklarının beslenmesi için elinden geleni yapıyor ama beslenme çantalarını yeteri kadar dolduramıyor. Bunun üzüntüsüyle çocuklarını okula gönderiyorlar. Ortaokul ve lisede ise öğrenciler bir kuru ekmekle günü geçiriyor, bazıları onu bile getiremiyor.

Yiyecek ve su alabilmek için okula yürüyerek gidiyorlar: Öğrenciler, okula gelirken dolmuşa verecekleri parayı, okulda yemek yemek ve su almak için harcıyor. Bunun ayrımını yapıyor öğrenciler. Bir tost 15-20 lira olmuş, yanına ayran ve su koyduğunuzda 35 liraya çıkıyor bu fiyatlar. Bunun bertaraf edilmesi için önlem almak gerekiyor. Bunların yanı sıra ulaşım talebimiz de var. Her akşam eğitim alanına dair Twitter'dan hashtag eylemi yapıyoruz. Ancak sosyal medyayla hayatın gerçeklerini duyurur duruma geldik.

Öğrencileri en azından okul içinde yoksun bırakmayalım: Yokluğun planı olmaz. Öğrenciler masraflarla nasıl baş ederim derdine düştü. Yoksulluk var ama biz öğrencileri okula aldığımız sürece temiz su ve yemekten yoksun bırakmayalım. Yoksul olabilirler, yoksullaştırılmış olabilirler ama okula gelen çocuğu yoksun bırakmayalım. Okullarda çocuklar aç kalıyor. Biz çocuklara sorduğumuzda “Acıkmıyoruz” diyorlar çünkü gururlarından ödün vermek istemiyorlar. O yaştaki çocukların yeterli beslenmesi gerek. Velilerden bu mücadeleye destek vermelerini bekliyoruz. 

Veli-Der Başkanı Ömer Yılmaz