Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789

Hayvanların haklara mı korunmaya mı ihtiyacı var?

World Animal Day (Dünya Hayvan Günü) dünyanın her yerinden insanın, hayvanların yaşama koşullarının iyileştirilmesi ve hayvan hakları için çalıştığı bir gün. Her yıl 4 Ekim'de kutlanan Dünya Hayvanlar Günü'nün misyonunda, dünyadaki hayvanların refah standartlarını iyileştirmek ve dünyayı tüm hayvanlar için daha iyi bir yer haline getirmek amacıyla çalışmak yer alıyor.

AZE Haber Ajansı

ANKARA- World Animal Day (Dünya Hayvan Günü) dünyanın her yerinden insanın, hayvanların yaşama koşullarının iyileştirilmesi ve hayvan hakları için çalıştığı bir gün. Her yıl 4 Ekim'de kutlanan Dünya Hayvanlar Günü'nün misyonunda, dünyadaki hayvanların refah standartlarını iyileştirmek ve dünyayı tüm hayvanlar için daha iyi bir yer haline getirmek amacıyla çalışmak yer alıyor.

Dünya Hayvan Günü, esasında hayvan haklarını gözetmek ve bu konuda farkındalık yaratmak amacıyla 1925 yılından beri kutlanıyor. Yaratılmak istenen farkındalığın başlıkları ise en minimal seviyede şöyle:

Hayvanlara yönelik insan zulmünü önlemek: Hayvan deneyleri, hayvanat bahçesi adı altında esir tutulan hayvanlar, yunus parkları, avcılık ve hayvancılık endüstrisi hayvana yönelik zulmün sistematik olarak gerçekleştirildiği alanlar. Bunun yanı sıra gündelik hayatta bilhassa sokakta hayvanlara yönelik zulüm de devam ediyor. Türkiye’de bu durumun örneğini yakın zamanda Havrita isimli sitede hedef gösterilerek öldürülen sokak köpekleri vahşetinde görmüştük.

Binlerce türe ev sahipliği yapan ormanları korumak: Orman yangınları, et endüstrisi için kullanılmak üzere ormansızlaştırma ile açılan alanlar (Brazilya Amazon Ormanları bunun en büyük örneği), ormanları korumanın önündeki en büyük tehdidi oluşturuyor. Bugün ormansızlaştırmaya neden olan en önemli faktör ise hayvancılık. Binlerce futbol sahası büyüklüğündeki ormanlık alanlar hayvancılık sektörüne alan açmak üzere ormansızlaştırılıyor. Buna ek olarak, maden şirketleri veya alternatif enerji üretim yöntemleri de ormanlık alanlar için tehdit yaratıyor.

Hayvanların duygularına saygı duymak: İnsanın hayvanı alınıp satılabilir bir eşya statüsüne indirgediği noktada en çok göz ardı ettiği noktalardan biri bu. Hayvanların başta yaşama ve hayatta kalma dürtüsü olmakla beraber pek çok duyguya sahip olduğu göz ardı ediliyor. Oysaki endüstriyel çiftliklerde örneğin A4 kâğıdı kadar bir alana tıkıştırılan tavukların depresyona girdiği ve kendine zarar verme eğilimi gösterdiği biliniyor. Bu durumla ilgili yukarıda sözü edilen hayvan hapishaneleri, yunus parkları vb. yerlerde çok sayıda örnek görmek mümkün.

Nesli tükenme tehlikesi altında olan türleri korumak ve kurtarmak: Hayvan türlerinin büyük bir çoğunluğu insan merkezci düşüncenin hâlâ temel norm olduğu gezegenimizde tükenme tehlikesi altında. Birçoğunu kaybettik bile. Buna karşın hâlâ avlanma ve avcılık ile ilgili yeterli düzenlemeler mevcut olmamakla birlikte avcılık bir spor olarak değerlendiriliyor.

Bütün hayvanlar yaban hayvanı, kümes hayvanı, evcil hayvan, çiftlik hayvanı vb. sınıflandırmalardan bağımsız olarak –ki bu sınıflandırmalar yine insana aittir- eşittir, yaşama ve saygı görme hakkına sahiptir. Bu yine insan merkezci ayrımlar, hayvanlara yönelik hak odaklı yaklaşımı gölgeliyor ve bazı hayvanları sevilebilir, bazı hayvanları yenilebilir, bazı hayvanları avlanabilir statüye getiriyor.

Hayvan Hakları Yasası nerede?

Türkiye’de ise bugüne Hayvanları Koruma Günü adı veriliyor. Nitekim hayvanlara ilişkin Türkiye’deki yasanın adı da benzer şekilde Hayvanları Koruma Yasası. Oysaki hayvan hakları ve yaşam savunucularının 17 yıldır talep ettiği yasa Hayvan Hakları Yasası. Hayvanları Koruma Kanunu. Bu haliyle kanun en başta sahipli – sahipsiz ayrımı yaparak ne yazık ki kapsayıcı bir şekilde hayvanları insanlardan korumaya yetmiyor.

Sadece 2022 yılında hayvan hakkı ihlallerine ve yaşam hakkının gaspına göz attığımızda dahi bilanço korkunç boyutlarda. Buna karşılık yeni yasama dönemine giren meclisin gündeminde hala Hayvan Hakları Yasası yer almıyor.

Hayvanlar başta kendi özlük çıkarları gereği, insanın da yalnızca bir parçası olduğu tüm ekosistem ve iklim acil krizi yönetimi için hakları tanınması gereken önemli öznelerdir. Bu sebeple bugünü yalnızca “sevimli dostlarımız” başlığı altında, yalnızca evcilleştirilmiş –ya da köleleştirilmiş- hayvanlar özelinde değil, bütün insan olmayan hayvanları ve insanları kapsayacak şekilde anmak anmamız hayati öneme sahip.

Dünyanın bütün hayvanlar için daha adil ve özgür bir yer olması umuduyla, 4 Ekim Hayvan (Hakları) Günü kutlu olsun.