Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789

Güç ve denge arasındaki ince çizgiyle alay: Filler

Sanat tarihinde gerçeküstücülük deyince akla gelen 20'nci yüzyıl sürrealizminin babası, İspanyol (Katalan) ressam Salvador Dalí'nin 1948 yılında ortaya koyduğu "Filler" (Özgün adı: Los Elefantes), sanatçının sanatında tekrar eden fil motifini kullandığı eserlerinden biridir.

Gülara Subaşı

Sanat tarihinde gerçeküstücülük deyince akla gelen 20'nci yüzyıl sürrealizminin babası, İspanyol (Katalan) ressam Salvador Dalí'nin 1948 yılında ortaya koyduğu "Filler" (Özgün adı: Los Elefantes), sanatçının sanatında tekrar eden fil motifini kullandığı eserlerinden biridir.


Eserin öznesi ve adını aldığı unsuru olan filler, Dalí'nin sanatında çokça yer alır. Sanatçı, filleri ilk olarak 1937 yılında resmettiği "Filleri Yansıtan Kuğular" eserinde kullanır. 1944'te resmettiği "Bir Narın Etrafında Uçan Arının Sebep Olduğu Rüyadan Uyanmadan Bir Saniye Öncesi" eserinde ve 1946 tarihli Aziz Anthony'nin Baştan Çıkarılışı adlı tablolarında da filleri görebiliriz.

Filler tablosu, Dalí'nin alışılmış karmaşık, hayvan çeşitliliğinin fazla olduğu eserlerinden ayrılarak, Katalonya kırsalından ilham alınan kızıl bir arka planda, net iki fil figürünün bulunduğu görece "sade" bir tablodur.


Filler, çeşitli kültürel tasvirlerde kütleleri ve cüsseleri sebebiyle genellikle dayanıklılık, üstünlük ve güç sembolü olarak görülür. Dalí, Fiiler tablosunda bu kabulü yapı söküme uğratarak, güç timsali bu devasa canlılara her an kırılacakmış gibi görünen upuzun, cılız bacaklar verir.


Sırtlarında devasa dikilitaşlarla resmettiği filler, kendi güçlerinin yanında bir de bu taşlarla dayanıklılık ve çıtkırıldımlık arasındaki zıtlığı güçlendirir. Tablo, biraz yakınlaşarak dikkatli biçimde incelendiğinde, fillerin sırtında gibi görünen dikilitaşların aslında havada asılı durduğu fark edilir. Bu metaforik anlatımla Dalí, fillerin yükünün fizikîliğini göz ardı ederek ruhani bir yüke gönderme yapar.


Sırtında obelisk taşıyan fil motifinin, İtalyan heykeltıraş Gian Lorenzo Bernini'nin bugün Roma'da Piazza della Minerva Meydanı'nda bulunan, 1667'de tamamladığı heykeli "Filler ve Dikilitaş"tan esinlendiğine inanılır.


Gözler resmin aşağısına doğru kaydıkça, kızıllığın sarılığa döndüğü bu günbatımı manzarasında, uzun bir düzlükte iki figür görünür. İki filin birbirine dönük durduğu için oluşturduğu iç çerçevede birbirlerine bakan o iki figürden izleyiciye göre sağda yer alan, kollarını yukarı kaldırmış koşuyor izlenimi verir. Burada Dalí'nin soldan sağa erkek ve kadın olarak resmettiğini kabul ettiğimiz bu iki figür; medeniyetin itici gücünün, kırılgan temelleri olan güçlü yapılarda değil, sevgi ve aşkla örtülü sonsuz üreme arzusunda olduğunu vurguluyor.


Dalí'nin dengeyi işlediği bu eserinde resmin biçimsel anlamda dengeli oluşu da manidardır. Neredeye simetrik olarak nitelenebilecek tabloda, kompozisyonun konusu olan iki figürün resmin iki yanında yukarıdan aşağıya doğru uzandığı görülür. Sürrealist etkilerden dolayı karmaşık tabloların ressamı olan Dalí'nin bu arı tablosunda arka plan da sadeliği destekler. Sakin bir atmosfer yaratan bulutsuz, rahat bir kırmızı gün batımını arka plana yerleştiren Dalí, gökyüzündeki hareketsizlik, zengin ve canlı kırmızıyla, iki file dikkat çekmeyi başarır.


Yazıyı Dalí'nin bir sözüyle bitirerek, her izleyicinin sanat eserinden anladığının farklı olabileceği göndermesini hatırlayabiliriz: "Beni keyiften öldüren resimler yapıyorum, en ufak bir estetik kaygı içermeyen mutlak bir doğallıkla yaratıyorum, içe işleyen duygularla bana ilham veren şeyler ortaya koyuyorum ve onları içtenlikle boyamaya çalışıyorum."

*

Eserin künyesi:

Orijinal adı: Los Elefantes

Ressam: Salvador Domingo Felipe Jacinto Dalí i Domènech

Konum: Özel koleksiyon

Tarih: 1948

Akım: Sürrealizm

49 cm × 60 cm, kanvas üzerine yağlı boya