Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789

"Necdet Efendi"nin 89 yıl önceki bağışı duygulandırdı

Çanakkale'de 1934 yılında 11 yaşındayken bulup müzeye teslim ettiği mezar steli dolayısıyla kayıtlara "Necdet Efendi" olarak geçen Necdet Uluer'in kızı 89 yıl sonra babasının yaptığı bağışı görme fırsatı buldu.

AZE Haber Ajansı

ANKARA- Çanakkale'de 1934 yılında 11 yaşındayken bulup müzeye teslim ettiği mezar steli dolayısıyla kayıtlara "Necdet Efendi" olarak geçen Necdet Uluer'in kızı 89 yıl sonra babasının yaptığı bağışı görme fırsatı buldu.

Çanakkale'de 1934 yılında 11 yaşındayken bulup müzeye teslim ettiği mezar steli (mezar taşı) parçasıyla "Cumhuriyet tarihinin en genç bağışçısı" unvanını alan Necdet Uluer'in 89 yıl önce yaptığı bağışı ilk kez gören kızı Münevver Kuzu, heyecanını gizleyemedi.

Kurulduğu dönemde Çanakkale Müzesi olarak anılan daha sonra Çanakkale Arkeoloji Müzesi olan ve 18 Mart 2019'da da Troya Müzesi adını alan kurumun yetkilileri, arşiv araştırması yaparken bazı belgelere ulaştı.

31 Temmuz 1934 tarihine ait "İstiklal Mektebi 5. sınıf öğrencisi, 159 numaralı Necdet Efendi tarafından daireye getirilen Çanakkale'nin Büyükcami Mahallesi'nde Veli Bey arsasında iki metre derinlikte bulunup çıkarılan kabartma resimli mermer kırık taş gönderilmiştir" yazılı belge bulunan Troya Müzesi yetkilileri "Necdet Efendi"yi aramaya başladı.

Necdet'in ailesine ulaşılması için Kültür ve Turizm Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ile Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü işbirliğinde çalışma başlatıldı. Yaklaşık 2 yıllık çalışmada Necdet'in "Uluer" soyadını aldığı, Kara Harp Okulu'ndan pilot teğmen rütbesiyle mezun olup albay rütbesiyle de emekliliğe ayrıldığı tespit edildi.

Ayrıca Necdet'in emekli olduktan sonra yaşadığı bir uçak kazasında hayatını kaybettiği, eşinin ve oğlunun da yaşamını yitirdiği, kızı Münevver Kuzu'nun ise Ankara Çankaya'da ikamet ettiği belirlendi.

Bunun üzerine yapılan görüşmeler sonunda ulaşılan Münevver Kuzu ve eşi Mustafa Kuzu, Troya Müzesi'ne davet edildi. Babası "Necdet Efendi" için Troya Müzesi'nde oluşturulan özel alanda, onun bağışladığı mezar stelini gören Münevver Kuzu duygu dolu anlar yaşadı.

İlk duyduğunda çok fazla inanamadığını anlatan Kuzu, şöyle konuştu:

"Bizi Kültür ve Turizm Bakanlığından aradılar. Çok özel bir görüşme oldu. Daha sonra çok büyük bir heyecan. Hem büyük bir sevinç hem de büyük bir hüzün diyebilirim. Yani babamın ölümünden 50 yıl sonra öğrendiğim bir olay. Öğrendikten sonra da hemen buraya gelmeyi arzu ettim. Burada o küçük eseri görmek istedim. Troya Müzesi'ne geldik ve babamın bu bağışını gördüm. Çok duyguluyum. Burada çok iyi karşılandık. Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerine teşekkür ediyorum. Çok onurlandım."

Kuzu, babasının da kendilerine konuyla ilgili bir şey anlatmadığına değinerek, "Babamın çok yaramaz bir çocuk olduğunu biliyorum. Çok karışık duygular içindeyim. Çocukluk fotoğraflarını biliyorum. Burada da öğrencilik fotoğrafını koymuşlar. Çok sevindim." dedi.

Kuzu, eşi Mustafa Kuzu ile aldıkları karar neticesinde Çanakkale'ye yerleşme kararı aldıklarını dile getirdi.