Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Türk oyuncular Cannes'da
Türk oyuncular Cannes'da
Meryl Streep'in gözyaşları
Meryl Streep'in gözyaşları
Boşandı, daldan dala konuyor
Boşandı, daldan dala konuyor
123456789
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Türk oyuncular Cannes'da
Türk oyuncular Cannes'da
Meryl Streep'in gözyaşları
Meryl Streep'in gözyaşları
Boşandı, daldan dala konuyor
Boşandı, daldan dala konuyor
123456789

Erdoğan'dan İsveç için kritik mesajlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsveç’in NATO üyelik sürecine dair, "İsveç'in NATO'ya katılım protokollerini onaylayacak mercii milli iradenin temsilcisi olan TBMM’dir. Bizim gibi milletvekillerimiz de süreci yakından takip edecek. İsveç’ten mutabakata varılan maddelerde somut ilerlemeler göreceğimize inanıyorum" dedi.

Anka Haber Ajansı

ANKARA- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsveç’in NATO üyelik sürecine dair, "İsveç'in NATO'ya katılım protokollerini onaylayacak mercii milli iradenin temsilcisi olan TBMM’dir. Bizim gibi milletvekillerimiz de süreci yakından takip edecek. İsveç’ten mutabakata varılan maddelerde somut ilerlemeler göreceğimize inanıyorum" dedi. İsveç'in Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) tam üyeliğine ve gümrük anlaşmasının yenilenmesine destek vereceğine söyleyen Erdoğan, "İsveç üzerine düşeni yapmayı sürdürecek" ifadesini kullandı. ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşme ve F-16 satışına ilişkin de Erdoğan, "Temennimiz odur ki bu süreç içerisinde olumlu bir netice alırız. Her zamankinden ben de daha umutluyum" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Litvanya’nın başkenti Vilnius’taki NATO Zirvesi’nin ikinci ve son gününde bugün basın toplantısı düzenledi. Erdoğan dün yaptığı açıklamada özetle şunları kaydetti:

KARADENİZ GİRİŞİMİ’NİN TEKRAR UZATILMASI İÇİN GÖRÜŞMELERİMİZ DEVAM EDİYOR: Türkiye olarak müttefiklerimizle dayanışma içinde hareket ederken aynı zamanda savaşın sona ermesi için yoğun çaba sarf ediyoruz. İlk günden itibaren Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni titizlikle uyguladık. Savaş gemilerinin Türk boğazlarından geçmesine müsaade etmedik. Böylece çatışmaların diğer bölgelere sıçramasının önüne geçtik. İstanbul süreciyle başlayan temas trafiği, Ukrayna tahılının sevkine izin Karadeniz Girişimi ve esir takaslarıyla devam ediyor. Yaptığımız görüşmeler neticesinde Tahıl Anlaşması iki kez uzatıldı. Mutabakat kapsamında bugüne kadar 33 milyon tondan fazla tahıl ürünü dünya pazarlarına ulaştırıldı. Ancak söz konusu mekanizmanın süresi 17 Temmuz’da doluyor. Yüz milyonlarca insana umut olan Karadeniz Girişimi’nin tekrar uzatılması için görüşmelerimiz devam ediyor. Ukrayna Devlet Başkanı sayın Zelenski’nin geçen cuma günü ülkemize yaptığı ziyarette diğer meselelerle beraber bu konuyu ele aldık. Sayın Zelenski girişimin devamından yana. Sayın Putin’in de bazı önerileri oldu. Bu önerileri de dikkate alarak çözüm odaklı çalışıyoruz.

İTTİFAKIN BÜTÜNLÜĞÜNE ZARAR VERİYOR: Bazı müttefiklerimizin bilhassa PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD, YPG ile kurdukları çarpık ilişki ittifakın birlik ve bütünlüğüne zarar veriyor. Bu yaklaşımın makul ve mantıklı hiçbir açıklaması yoktur. Son yıllarda yaşadığımız onca acıya rağmen terörle mücadele konusunda hâlen bunları konuşuyor olmak gerçekten düşündürücüdür.

TERÖRİZMLE MÜCADELE ÖZEL KOORDİNATÖRÜ ATANACAĞI DUYURULDU: ÇTerörle amansız ve amasız mücadele bizim kırmızı çizgimizdir. Artık tüm müttefiklerimizden kararlı ve net bir tavır bekliyoruz. Bu konudaki mesajımızı açık bir şekilde mevkidaşlarıma ilettim. NATO tarihinde ilk defa Genel Sekreter tarafından Terörizmle Mücadele Özel Koordinatörü atanacağı duyuruldu. 10 yılı aşkın süredir güncellenmeyen rehber ilkelerin gözden geçirilmesi çalışmalarına başlanması kararı alındı. Ayrıca aramızda konuşup mutabakat sağlanan ilave pek çok husus var. Bunların ittifakın terörizme karşı duruşunu teyit ve tahkim eden adımlardır. Bu kararların alınmasına Türkiye'nin yürüttüğü çalışmaların büyük tesiri olmuştur.

İSVEÇ’TEN SOMUT İLERLEMELER GÖRECEĞİMİZE İNANIYORUM: Yaptığımız ortak açıklama ile İsveç’in üyelik süreciyle ilgili önümüzdeki dönemde atılacak adımları tespit ettik. Buna göre Üçlü Daimi Ortak Mekanizma’nın yanı sıra İsveç ile bakan düzeyinde kurulmasına karar verilen İkili Güvenlik Mekanizması ile terörle mücadelede iş birliğini arttıracağız. İsveç, tüm terör örgütleriyle mücadele başta olmak üzere Üçlü Muhtıra’da kayıtlı hususların uygulanmasını içeren bir yol haritası sunacak. Ayrıca İsveç ülkemizin AB üyelik sürecine, ekonomimiz açısında kritik öneme haiz Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesine ve vize serbestisine Birlik üyesi sıfatıyla aktif destek verecek. Türkiye’ye uygulanan özellikle savunma sanayi alanındaki kısıtlamaların kaldırılması noktasında İsveç üzerine düşeni yapmayı sürdürecek. Bu temel üzerinde yapılacak mütalaalara göre biz de İsveç’in katılımıyla ilgili süreci bir sonraki safhasına geçeceğiz.

ONAYLAYACAK MERCİİ TBMM'DİR: İsveç'in NATO'ya katılım protokollerini onaylayacak mercii milli iradenin temsilcisi olan TBMM’dir. Bizim gibi milletvekillerimiz de süreci yakından takip edecek. İsveç’ten mutabakata varılan maddelerde somut ilerlemeler göreceğimize inanıyorum.


SORULARI DA YANITLADI

Erdoğan, ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Rus askerinin Karabağ bölgesindeki varlığına ilişkin Erdoğan, “Bizim tutumumuzdan çok bildiğiniz gibi buradaki anlaşma 2025’e kadar Rusya’nın belirlenen yerlerde kalmasıdır. 2025 yılında ise Rusya buraları terk edecektir. Anlaşma bu istikamettedir. Rusya’nın bu anlaşmaya sadık kalacağına inanıyorum. İlham Aliyev kardeşim de bunu zaten yakından takip ediyor” dedi.

İsveç’in NATO üyelik başvurusunun onaylanması sürecinde takvimin nasıl işleyeceğine ilişkin soruyu Erdoğan şöyle yanıtladı:

“İsveç bize yol haritasını sunacak. Bu yol haritasını bize sunduktan sonra biz de bunu TBMM Başkanlığı’na sunacağız. Çünkü bir draft (İngilizce: taslak) pazartesi akşamı ortaya çıktı. 7 maddelik draftı bizler Meclis’imize göndermek suretiyle, şu anda Meclis’imiz kapalı böyle bir sürede. Açıldığı zaman biz de bunu süratle Meclis Başkanımız inanıyorum uluslararası sözleşmelerde öne çıkaracağı sözleşme bu olacaktır. Tabii ki onay makamı birinci derecede Meclis’tir. Meclis’ten geçtikten sonra da benim onayıma gelir. Bunları da bizler yakın takipte takip edeceğiz. Bir an önce bu sürecin bitmesini de istiyoruz, isteyeceğiz.”

“BÜYÜKELÇİ ÇAĞATAY BEY BU İŞİN TAKİPÇİSİ, GÖREV ONDA”

AB üyelik sürecinin ikili görüşmelerde yansıması ve AB ile vize serbestisi ve Gümrük Birliği’nin güncellenmesine ilişkin yeni adımlar atılıp atılmayacağı sorusuna Erdoğan şu cevabı verdi:

“Biz bunu tüm liderlerle görüştük gerek gümrükler ile ilgili güncelleme gerekse vize serbestisi. En son von der Leyen ile de konuyu görüştük. Kendilerinden olumlu bir yaklaşımı bekliyoruz. Bu konuyla ilgili de şu anda Büyükelçi Çağatay Bey bu işin takipçisi, görev onda. Temenni ederim ki yarın Brüksel’de yapılacak görüşmelerde tekrar bu ele alınacak.”

F-16 SATIŞI

Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşme ve F-16 satışına ilişkin, "Sayın Başkan’ın özellikle bizlere ifade ettiği konu, onlarda da Kongre bağlayıcı olduğunu söyledi. Kendisi elinden gelen her şeyi yapacağını bizlere söyledi. ‘Takipçisi olacağım, umutluyum’ dedi. Ama aynı işte bizde de nasıl parlamentoda geçmesi gerekiyorsa, orada da Kongre’de geçmesinin gerektiğini ve zaman zaman bazen Demokratlardan bazen Cumhuriyetçilerden engel çıktığını ifade ettiler. Fakat gerek sayın Başkan’ın gerek Dışişleri Bakanı’nın bu konuyla ilgili takipçisi olacağını bizlere söylediler. Temennimiz odur ki bu süreç içerisinde olumlu bir netice alırız. Her zamankinden ben de daha umutluyum" ifadelerini kullandı.

“AĞUSTOS AYI İÇİNDE PUTİN İLE YÜZ YÜZE GÖRÜŞMEMİZ OLACAĞI KANAATİNDEYİM”

Erdoğan savaş esirlerinin takasına ilişkin ise, “Ağustos ayı içinde Putin ile yüz yüze görüşmemiz olacağı kanaatindeyim. Orada da bunları tekrar yeniden tabii ele alacağız” dedi.

İsveç’in başvurusunun Meclis’te ne zaman ele alınacağına ilişkin Erdoğan, “İki aylık bir Meclis tatili var. Ekim ayında bu tatilden çıkma durumu söz konusu değil. Zira birçok uluslararası sözleşmeler var, birçok görüşülmesi gereken yasa önerileri var. Bunların önem sırasına göre attığımız adım da burada yerini alacak. Ama mümkün olduğu kadar kısa zamanda bu işi bitirmek bizim hedefimiz” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN DEMOKRASİ, HAK VE ÖZGÜRLÜKLER KONUSUNDA BİR SIKINTISI YOK Kİ”

Erdoğan, Kongre’nin F-16 satışı konusunda Türkiye ile ilgili şartları kabul etmeye hazır olup olmadığının yanı sıra demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına yönelik kaygılar dolayısıyla uzun süredir durmuş olan AB üyelik görüşmelerinin canlandırılması için yapılacak reformlara ilişkin soruyu da şöyle yanıtladı:

“Bu soruda tabii şunlar yatıyor. Görüyorum ki birinci derecede Türkiye’yi tanımıyorsunuz. Türkiye’nin demokrasi, hak ve özgürlükler konusunda bir sıkıntısı yok ki. Dünyada yüzde 90 yakın bir katılımla seçim yapıldığını hangi ülkede gördünüz? Herhalde şöyle parmak sayılarını bulmaz. Ama bakın bizim bu son seçim yüzde 88 katılımla neticelendi ve ben oradan seçildim. Hak ve özgürlükler noktasında eksik olan hiçbir şey söz konusu değil. Terör örgütü istediği gibi, bakıyorsunuz her yerde, kendine göre ne yazık ki istediklerini yapıyorlar, istedikleri gibi at koşturuyorlar. Ama bunlara karşı tabii herhalde devlet, devlet olmanın gereğini yapacaktır.

“ASLA F-16’LARIN BU İSTİKAMETTE KULLANILMASI DİYE BİR ŞEY SÖZ KONUSU OLAMAZ”

Yunanistan ve Kuzey Kıbrıs’a yönelik F-16’ların gelmesiyle, biz bugün Miçotakis ile görüşme yaptık. Bizim düşman kazanmak gibi bir derdimiz yok. Erdoğan’ın hedefi düşmanları arttırmak değil, dostları arttırmaktır. Bizim hedefimiz budur. Bugüne kadar biz hep bunu yaptık. Bugünkü görüşmemizde de bu dostluğumuzu nasıl daha fazla perçinleyeceğiz, nasıl bu dostluğumuzu daha da güçlendireceğiz, onun görüşmelerini yaptık. Bugünkü görüşme adeta temellerin yeniden atıldığı bir görüşme oldu. Asla F-16’ların bu istikamette kullanılması diye bir şey söz konusu olamaz, bugüne kadar olmadığı gibi.”

“BİZİM IRAK'TAN PETROL ALIMINA YÖNELİK BİR SIKINTIMIZ SÖZ KONUSU DEĞİL”

Son olarak Erdoğan, Türkiye’nin Irak’tan petrol alımına ilişkin, “Bizim Irak'tan petrol alımına yönelik bir sıkıntımız söz konusu değil. Bu tamamen Irak içinde merkezi yönetimle Kuzey Irak arasındaki sıkıntıdan kaynaklanan bir şey. Bu konuda da ilgili arkadaşlarım görüşmelerini yapıyorlar. Bizim de bu konuyla ilgili attığımız adım, Kuzey Irak yönetimi ile merkezi yönetimin arasındaki sıkıntıyı aşmalarıdır. Aştıkları anda biz zaten petrol hatlarının, borularının bu konuda açılmasından yanayız” dedi.