Ahmet San'dan müzik dünyasıyla ilgili çarpıcı açıklamalar
Ahmet San'dan müzik dünyasıyla ilgili çarpıcı açıklamalar
Demet Evgar ve kızından set pozu
Demet Evgar ve kızından set pozu
Hasan Can Kaya'dan Cem Yılmaz açıklaması
Hasan Can Kaya'dan Cem Yılmaz açıklaması
Polisten uyuşturucu istedi
Polisten uyuşturucu istedi
123456789
Ahmet San'dan müzik dünyasıyla ilgili çarpıcı açıklamalar
Ahmet San'dan müzik dünyasıyla ilgili çarpıcı açıklamalar
Demet Evgar ve kızından set pozu
Demet Evgar ve kızından set pozu
Hasan Can Kaya'dan Cem Yılmaz açıklaması
Hasan Can Kaya'dan Cem Yılmaz açıklaması
Polisten uyuşturucu istedi
Polisten uyuşturucu istedi
123456789

“TÜRK AKLI”, OSMAN DURMUŞ VE BİYOLOJİK SİLAHLAR

Esat Selışık



ABD'li milletvekilleri Aspen Güvenlik Forumu'nda, Rus yetkililerin uzunca bir süredir dile getirdiği endişelere ortak olduklarını söylemişler.

Bu endişe şöyle: “Çeşitli DNA test hizmetleri tarafından toplanan biyo-örneklerin satılabileceği ve belirli grupları ve hatta bireyleri hedef alacak şekilde özel olarak uyarlanmış biyolojik silahlar geliştirmek için kullanılabileceği”.

Bu sadece bir iddia gibi ancak Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi üyesi ABD Temsilcisi Jason Crow, "Şu anda geliştirilmekte olan ve belirli insanları hedef almak için tasarlanmış silahlar var" dedi. Ve "İşte bu, birinin DNA'sını alabileceğiniz, tıbbi profilini alabileceğiniz ve o kişiyi öldürecek, savaş alanından çıkaracak veya çalışmaz hale getirecek biyolojik bir silahı hedefleyebileceğiniz yer” diyor.

Türkiye “Türk Aklı”ndan uzaklaşırken, dünya “Türk Aklı”na yaklaşıyor.

1999 yılı haziran ayında yapılan seçimler sonrasında Sağlık Bakanı olan rahmetli Osman Durmuş (İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn. Ve inne ilâ Rabbinâ lemünkalibûne, Allahümmek’tübhü indeke fil muhsinîne vec’al kitâbehu fi illiyyîn.), önemli bir gündemle göreve başlamıştı.

Adnan Oktar'ın müritlerinden lösemi hastası (!) Dr. Oktar Babuna'ya “uygun ilik bulma” amacıyla kan bağışı kampanyası başlatılmıştı.

İnsanlar kan vermek için kuyruğa girmişti. Siyasiler coşkuyla kampanyaya destek veriyorlardı.

Osman Durmuş ise endişeliydi.

Ve "Babuna için gerçekleştirilen kampanya sonrası gen haritamız çıkartıldı. Muhtemel bir savaşta genlerimize duyarlı virüs üretip, Türk askerlerinde savaşacak güç bırakmayabilirler" diyerek kampanyaya karşı çıktığını ifade etti.

Durmuş'u bu sözlerinden dolayı topa tuttular.

Buna rağmen kampanyaya karşı çıkmaya devam etti. Sağlık Bakanlığı’nda konuyla ilgili Etik Kurul oluşturuldu.

Kurul, kampanyanın sakıncalı olduğuna karar vererek, ilgililer hakkında suç duyurusunda bulundu. 

Kampanya geç de olsa durduruldu. 

Türk aklı devreye girmeden önce  bağış için toplanan 160 bin kan örneğinden 120 bin örnek, kan çoktan ABD'ye gönderilmişti.

İşte “Türk Aklı” böyle bir şey. Eğer, rahmetli Durmuş olmasaydı çok daha büyük bir felaketle karşı karşıya olacaktık. 

Osman Durmuş'u rahmetle anarken şimdi bu aklın temsilcisi olduğuna inandığım Sayın Ömer Lütfü Avşar'a da bir defa daha, bu aklın ülke yönetiminde olması için başlattığı hareket için şapka çıkartıyorum.




HOLLANDALILARIN GÜVEN ANKETİ

Hollanda sosyal medyada ilginç şeyler yaşıyor.

Sosyal medyaya bakarsanız, Hollanda çok fena durumda.

Sosyal medyada Hollanda'da güven bunalımı yaşandığını, insanların birbirlerine güvenmediğini, birbirleri için bir şey yapma derdinde olmadıklarını, kurumlara güvenin zedelendiğini falan söylüyorlar.

Araştırmalar da şunu gösteriyor: Hollandalıların yüzde 65'i Hollanda'nın yanlış yöne gittiğini düşünüyor. Hükümete olan güven ise yüzde 40'larda.

Peki ama Hollandalılar en çok kime, neye güveniyorlar?

Rathenau Enstitüsü tarafından Hollanda vatandaşlarının temsili bir örneği arasında yapılan dört anketle (2012, 2015, 2018 ve 2021), neye güvendikleri ölçülmüş.



İncelenen tüm kurumlar arasında bilim, güven açısından en yüksek puanları alıyor: 2021'de 7,4 puan. Yargı 6,9 puanla ikinci sırada yer alıyor. Gazeteler ve sendikalar 6,1 puan alıyor. Politika 6, televizyon 5,9 ve büyük şirketler 5,5 ile en düşük puanı alıyor.

Peki ya Türkiye'de durum ne ?



KILIÇDAROĞLU, KAFTANCIOĞLU'NU İHRAÇ MI EDECEK?







Kılıçdaroğlu, “İki kırmızı çizgimiz var. Vatanımız ve bayrağımız. Vatanımıza ve bayrağımıza canımız feda. Kimliği, inancı ne olursa olsun vatanına ve bayrağına bağlı herkesin kucaklaşması lazım. Vatanına ve bayrağına bağlı herkesin başımızın üstünde yeri var” demiş.

Yoksa...

Yoksa Canan Kaftancıoğlu CHP'den ihraç mı ediliyor?

Hadi inşallah.