Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Erkan Yolaç'ın cenaze programı belli oldu
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Ünlü isimlere Gazze tepkisi
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Evgeny Grinko'dan 'Uzun İnce Bir Yoldayım'a yeni yorum
Ücretsiz olacak başvurular başladı
Ücretsiz olacak başvurular başladı
123456789

İZMİR’E LİNÇ KAMPANYASININ PERDE ARKASI...

İzmir’in işgalden kurtuluşunun 100. yıldönümü kutlaması muhteşemdi...

Hiç kuşku yok ki kutlamaların baş mimarı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’di.

100. yıl kutlamasına, coşku ve sevgiyle ruh veren de TARKAN ve 2 MİLYON İZMİR’LİYDİ...

O gece Türkiye’nin kalbi İzmir’de attı...

Milyonlar tek yürek ve tek ses oldular...

Geleceğe umutla bakmaya başladılar.

Türkiye’ye ve dünyaya coşkuyla seslendiler:

“İzmir’in dağlarında çiçekler açar

Altın güneş orda sırmalar saçar

Bozulmuş düşmanlar yel gibi kaçar

Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa

Adın yazılacak mücevher taşa.”


TUNÇ SOYER’E LİNÇ KAMPANYASI

Öylesine muhteşem bir coşkuydu ki Megastar Tarkan’ın konseri dünyada da rekor kırdı.

O gece, coşkunun dalga dalga, Türkiye’ye yayıldığı saatlerde, AKP ve yandaşları Tunç Soyer’e linç kampanyası başlattılar.

MHP lideri Devlet Bahçeli de katılmakta gecikmedi.

Aslında sahneye konan, yıllardır izlediğimiz linç senaryosunun yenisiydi...

Artık o kadar açık ki!

Türkiye’yi ele geçirmek için önce zincirin en güçlü halkasına saldırıyorlar...

Yıllarca hedefte, Atatürkçü üniversite rektörleri, akademisyenler ve Atatürkçü generaller ve amiraller vardı.

Gizli kampanyanın ayağını ise Dışişleri, Maliye, Eğitim bakanlıkları ile tüm bürokrasi oluşturdu.

Medyada da yıllarca linç kampanyaları yapılmadı mı?

Önce tek tek gazeteciler hedef alındı. Kara listeye alındı.

Ben de listedeydim...

Sonra da linç kampanyaları ve vergi cezalarıyla medya patronlarını yıldırıp gazeteleri ve TV’leri ele geçirdiler...

15 Temmuz darbe girişiminden sonra, her şeyi Fetullah Gülen’e yüklediler.

Ama ilginçtir...

AKP, ilk 14 yıl, Gülen cemaatiyle birlikte Türkiye’yi yönetmedi mi?

15 Temmuz’dan sonra da yöntem değişmedi ki...

Yine maaşlı AK troller sosyal medyada linç kampanyası yürüttüler.

Gazetecileri, sanatçıları ve siyasetçileri hedef aldılar.

Kampanya sürerken AKP kurmayları ve yargı devreye girdi.

İzmir’deki muhteşem kutlamanın ardından da Tunç Soyer hedefe oturtuldu.

Neden mi?

İzmirliler, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin en güçlü kalesi olduklarını gösterdi de ondan!


MİLYONLARIN UMUDUNU KIRMAK İSTİYORLAR AMA!

Aslında seçimlere aylar kala, esas hedefin milyonların umudunu kırmak olduğuna hiç kuşku yok...

İzmir’de öyle bir demokrasi ve çağdaşlık ateşi yandı ki zincirin en güçlü halkası olan Tunç Soyer hedef alınıp bastırılmak isteniyor...

Milyonların, "çağdaşlık, demokrasi ve özgürlük" çığlığını bastırmak için neler neler yazdılar!

Akıl almıyor doğrusu...

Soyer, “100 yıl önce bu toprakları yönetenler gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içindeydi” diyerek Osmanlı İmparatorluğu'nu nasıl aşağılarmış?

"İkinci yüzyılı" diyerek Yunanlılara göz kırmış!

Vahdettin, İngiliz ve Fransızların Anadolu topraklarının parçalanmasını öngören Sevr Anlaşması'nı imzalamamış!

Daha neler neler!


İSTANBUL’UN İŞGALİNİ VAHDETTİN SEYRETMEDİ Mİ?

Vahdettin, daha sonra Sevr’i ister imzalamış isterse imzalamamış olsun, Sadrazam Damat Ferit Paşa’nın anlaşmayı imzalamasından önce, 13 Kasım 1918’de 11 İngiliz zırhlısı İstanbul önlerine demir atmadı mı?

Aralarında bir de Yunan zırhlısı yok muydu?

3 bin 626 İngiliz askeri İstanbul’u işgal etmedi mi?

O sırada Vahdettin, sarayının penceresinden seyretmiyor muydu?

100 yıl önce, İngiliz zırhlısına binip kaçanları kahraman yapmak için uğraşıyorsunuz da işgal altındaki son Osmanlı toprağını kurtaran Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarının adını neden ağzınıza almıyorsunuz?

Aldığınız zaman da lanetliyorsunuz...

Neden, "Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa" diye yürekten seslenen milyonları duymak istemiyorsunuz?


TÜRKİYE NEDEN MUTSUZ VE UMUTSUZLAR ÜLKESİ OLDU?

Eğer 20 yıldır yaratmaya çalıştığınız, “ılımlı İslam” Türkiye Cumhuriyeti çok başarılı ise neden Türkiye’de insanlar mutsuz?

BM’nin hazırladığı dünyanın en mutlu ülkeleri raporu geçen yıl açıklandı. Listede Finlandiya yine zirveye oturdu. Danimarka 2'nci, İsviçre 3'üncü İzlanda 4’üncü ve Hollanda 5'inci sırada yer aldı.

İlk 10'a giren diğer ülkeler ise Norveç, İsveç, Lüksemburg, Yeni Zelanda, Avusturya ve Avustralya oldu.

Baz olarak kişi başına düşen gelir, özgürlük, sağlık ve sosyal yardım imkânları, yolsuzluk karnesi, eğitim ve alım gücü gibi kriterleri alındı.

Kriterlerden birinin de "insanların birbirine duyduğu güven" olduğu görüldü.

Türkiye ise 149 ülke arasında 104'üncü sırada yer aldı.

AKP’nin başarıdan başarıya koştuğunu iddia ettiği iktidarında, Türkiye sürekli geriye düştü...

Çok mutlu olsalar, büyük emeklerle yetişen doktorlarımız, mühendislerimiz, gençlerimiz Türkiye’den gider mi?

Ne laik anayasa ne yasalar kaldı.

Türkiye, halkın vergileriyle lüks Mercedes’lerde dolaşan, şeriatçı imamların fütursuzca konuştuğu bir ülke oldu.

Türkiye, umutsuz ve mutsuz insanlar ülkesine dönüştü.

Ancak ne yaparsanız yapın Türkiye asla listenin sonunda yer alan şeriatçı Taliban’ın Afganistan’ı olmayacak.

“İslam imparatorluğu ve hilafet” hayalleriyle tarihi yeniden yazma çabaları da boşuna!

İzmir’den yükselen coşkuyla, milyonlar siyasi İslam’a meydan okudu.