'Ömer'in yönetmeni Karcı: İstanbul'daki camilere girmemiz yasaklandı
'Ömer'in yönetmeni Karcı: İstanbul'daki camilere girmemiz yasaklandı
Modanın en büyük gecesi Met Gala'da şıklık yarışı
Modanın en büyük gecesi Met Gala'da şıklık yarışı
58 bin 500 tutuklu ve hükümlü üretim yapıyor
58 bin 500 tutuklu ve hükümlü üretim yapıyor
Efsanenin çöküşü
Efsanenin çöküşü
123456789
'Ömer'in yönetmeni Karcı: İstanbul'daki camilere girmemiz yasaklandı
'Ömer'in yönetmeni Karcı: İstanbul'daki camilere girmemiz yasaklandı
Modanın en büyük gecesi Met Gala'da şıklık yarışı
Modanın en büyük gecesi Met Gala'da şıklık yarışı
58 bin 500 tutuklu ve hükümlü üretim yapıyor
58 bin 500 tutuklu ve hükümlü üretim yapıyor
Efsanenin çöküşü
Efsanenin çöküşü
123456789

ORTA DOĞU'DA OLAĞANÜSTÜ GELİŞMELER YAŞANACAK

ABD Başkanı Joe Biden İsrail, Filistin ve Suudi Arabistan'ı kapsayacak Orta Doğu turunu, 13-16 Temmuz arasında gerçekleştirecek.

Tarihe not düşmek adına olacakları tane tane yazıyorum:



Biden'in ziyareti sonrasında Orta Doğu'da olağanüstü gelişmelere şahit olacağız.

Arap NATO’su olarak da adlandırılan Stratejik Orta Doğu Paktı, Ağustos 2017'de Riyad'da gerçekleştirilen Arap-ABD zirvesinin sonuçlarından biriydi. Pakt yani bir "anlaşma" idi. Şimdi bunun yerine ortak savunma anlaşmaları ile başlayacak yeni bir bölgesel örgütün doğacağı sürece şahitlik edeceğiz.

Stratejik Orta Doğu Paktı'nın "Arap NATO'su" olarak anılması ve bir Arap birliği olarak var olacağı fikri, kötü bir fikirdi. Zira bu pakt kurulduğundan beri etkili olamadığı gibi bu fikir nedeniyle "ölü doğmuş" bir yapılanma olarak görüldü. Öyleydi de... Şimdi sıkı durun. ABD'nin Orta Doğu'da kuracağı NATO benzeri bir örgütlenme İsrail'siz olamaz! Yazımın başında belirttiğim olağanüstü gelişmelerden biri bu olacak; ortak çıkarların en büyüğü olan var olma bilinci Rusya ve Çin'in desteklediği büyük İran tehdidine karşı Arap ülkeleri ile İsrail'i aynı örgütün çatısı altında birleştirecek. Buna Mısır öncülük edecek.

İran bölgedeki etkisini kaybedecek, Orta Doğu'da Çin ve Rusya'nın yanında yer alan tek ülke olacak.

Amerika, Doğu Kudüs'te Filistin ile ilişkili sorunların çözümü için küçük bir iletişim merkezi kurma vaadinde bulunacak. Biden, Orta Doğu'da yeni ekonomik iş birliklerinin gerçekleştirilmesini sağlayacak.





TANRI'YA GÜVENMEYE DEVAM EDİYORLAR MI?




Amerikan Doları üzerindeki "In God We Trust (Tanrıya Güveniyoruz)" ibaresi madeni paraların üzerine 1864, kağıt paraların üzerine ise 1955’ten bu yana yazılıyor.

Ara not: 19. yüzyılda Amerika’nın İç Savaş’ı yaşanırken Hristiyanlar, Tanrı’nın himayesinde olmayan bir devletin güçlü olamayacağı düşüncesi ile Kongre’ye baskı yapıyorlar ve 1864’te 2 cent metal para üzerinde "In God We Trust" ifadesinin yer almasını sağlıyorlar.

Bu ibareden rahatsız olan bir Amerikalının Anayasa Mahkemesi'ne dava açtığını hatırlıyorum. Bu Amerikalının dava açma gerekçesi müşterilerinin ateist olması ve onlara karşı bir dayatma yapıldığıydı.

Mahkeme davayı reddetmişti.

Peki ama Amerikalıların yüzde kaçının Tanrı'ya inancı var?

Gallup, Gallup Poll Social Series'i oluşturan 12 anketten biri "Değerler ve İnançlar anketi". Bu anket setinden birisi ise "Amerikalıların Tanrı ve din hakkındaki görüşleri".

Bu anket verilerine göre ;

"Tanrı'ya inanıyor musunuz?" sorunun ilk defa sorulduğu 1944'te Amerikalıların yüzde 96'sının Tanrı'ya inandığını görüyoruz. 1944'te yüzde 96, 1950 ve 60'larda yüzde 98 gibi yüksek oranlarla Tanrı'ya inandıklarını söylüyorlar.

2016'da ABD'li yetişkinlerin yüzde 79'u Tanrı'ya inandıklarını söylerken, bu oran 2017'de yüzde 64'e düşüyor.

2022 ise inananların sayısı tekrar yükselerek yüzde 81'e ulaşmış.

Ne kadar inanırsan o kadar güvenirsin. 

Son orana bakarak Amerikalıların inançları epeyce düşmüş olsa da Amerikan doları üzerinde "In God We Trust" yazmaya devam edeceğini söyleyebiliriz.

Bir şeyi hatırlatmak isterim.

Cumhurbaşkanımız bu günlere benzeyen, Amerika ile gerginlikler yaşadığımız, dolarda yükselişlerin olduğu, ekonomide sıkıntılar yaşandığı 2018 yılında, haziran seçimleri sonrası rekor oy aldığı Karadeniz illerine gerçekleştirdiği gezilerin birinde şöyle demişti:

"Çeşitli kampanyalar sürdürülüyor. Hiç bunlara kulak asmayın. Şunu unutmayın onların dolarları varsa, bizim de halkımız var, hakkımız var, Allah'ımız var. Bizler çok çalıştık, çok çalışıyoruz. 16 yıl önce neydik, şimdi neyiz? Daha iyi olacağız. Sizlere sabırlar ve gayretler diliyorum. Çok çalışıp, çok koşacağız ve 2023'e çok farklı gireceğiz"  




YANGIN BİDONLARI 

Yangınlara ilk müdahale için bidonlu önlem alınıyor. Bu önlem modeli Muğla geneline yayılıyor.

Şahane bir önlem.

Sivil inisiyatifin başlattığı izlenimi de edindim.

Bu önleme ait gördüğüm haber görsellerinde ise yangın kelimesinin her bir harfinin üzerlerine yazıldığı 6 adet su dolu bidon var.

Yangın kelimesinde 6 harf varsa 6'sı dolu bidon hazırlayalım mantığı ile hazırlanmış. Hâlâ var mı bilemiyorum ama bizim okul binalarımızdaki yangın köşesi mantığı ile.



Bu mantık bizde var.

Örneğin yangın kelimesi İngilizce'de 4 harf ile yazılıyor; fire.

Ama onlar kendilerini 4 harf ile sınırlamamışlar. 


Her bir kovanın üzerine fire (yangın) yazmışlar derken...

Meğer ilkokuldan itibaren hafızamıza işlenen mantık ortadan kalkmış.

Yol boyu, üzerinde "yangınla mücadele su bidonu" yazan su bidonları sıralanmış.

Alkışlıyorum. 




Okullarımız başta olmak üzere üzerinde yangın kelimesinin harfleri yazan 6 adet kova mantığından da bir an önce kurtuluruz.





KISACA HDP MUHALEFETTE KALMAYA DEVAM EDECEK





HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan demiş ki:

"HDP salt nehri geçmek üzere yapılan hiçbir siyasi hesapta köprü olmayacaktır."

Yani HDP, Cumhur ve Millet İttifaklarına destek vermeyecek, ikisinden birinin içinde yer almayacak.

"Bizler başka bir yol var diyoruz, o yol da HDP'nin kararlılıkla savunduğu üçüncü yoldur. O da tüm demokrasi güçleriyle birlikte yol alacağımız demokratik ittifaktır."

Yani üçüncü ittifak geliyor. HDP kendisi gibi marjinal, adları bilinmeyen partiler ile bir alternatifmiş gibi yapacak.

Ben bu mantığı sevdim.

HDP kimseyi yormadan, gelecek dönemde de muhalefette kalmayı kabullenmiş.

Vatana millete hayırlı olsun.