Türkan Şoray'a iki haftalık yasak
Türkan Şoray'a iki haftalık yasak
'panda' olarak sergilenen hayvanlar boyanmış köpek çıktı
'panda' olarak sergilenen hayvanlar boyanmış köpek çıktı
Kalben gözaltına alındı
Kalben gözaltına alındı
Ajda Pekkan'dan büyük stadyum konseri için sürpriz!
Ajda Pekkan'dan büyük stadyum konseri için sürpriz!
123456789
Türkan Şoray'a iki haftalık yasak
Türkan Şoray'a iki haftalık yasak
'panda' olarak sergilenen hayvanlar boyanmış köpek çıktı
'panda' olarak sergilenen hayvanlar boyanmış köpek çıktı
Kalben gözaltına alındı
Kalben gözaltına alındı
Ajda Pekkan'dan büyük stadyum konseri için sürpriz!
Ajda Pekkan'dan büyük stadyum konseri için sürpriz!
123456789

NATALIE, NALAN YA DA NAİRA... İSİMLER FARKLI, KADERLER AYNI...



Fotoğraftaki genç kız Naira Ashraf, erkek ise onun katili Mohamed Adel.

Naira, Mısır'da ki Mansoura Üniversitesi Sanat Fakültesi 3. sınıfta okuyan, henüz yirmili yaşlarında parlak bir öğrenciydi.

20 Haziran 2022 tarihinde Mohamed Adel tarafından Mansoura Üniversitesi Sanat Fakültesi önünde 19 defa bıçaklanarak ve boynu kesilerek katledildi.







Bu vahşet Mısır'da büyük infial yarattı ve hâlâ gündemde olan bir konu.

Katil hızlı biçimde yargılandı. Mısır'ın kuzeyindeki Mansoura Ceza Mahkemesi, Mısır Müftüsü'nün ölüm cezasını onaylamasının ardından Mısır yargı tarihindeki en hızlı kararla (48 saat) Naira'nın katilini ölüme mahkûm etti.

Katilin gerekçesi bizdeki kadın cinayetleri gerekçeleri içinde en bilinenlerinden biri “evlilik teklifinin kabul edilmemesi”.

Reddedilen erkek kendinde reddedeni katletme hakkı buluyor.

Bu konuda da yalnız değil(!)

Toplumun bir kısmı da her koşulda erkeğin “kazanan” olmasından yana tavır gösteriyor.

Mısır'da da böyle oldu.

Adel'in ailesi varlıklı. Güçlü avukatlar tuttu ve şu sıralarda Adel'in ölüm cezasını hapis cezasına çevirmek için çalışıyorlar.

Onlara büyük destek de çeşitli cemaat ve tarikatlardan geldi. Katil yargılanırken kefalet ile serbest bırakılması için kampanya yaptılar. Büyük paralar topladılar.

Mohamed Adel yanında bıçağı ile Naira Ashraf'ı katletmek için yola çıktığında yapmayı planladığı eylemin sonucunun ne olacağını biliyordu.

Yine de cinayet eylemini gerçekleştirdi.

Mısır yargısı ise bir insana verilebilecek en ağır ceza olan ölüm cezasına hükmetti.

Siyasal İslam'ın temsilcisi bir grup azınlık, katilin yanında olsa da Mısır toplumu büyük oranda kadına karşı şiddetin karşısında tavır aldı.

En radikal toplumlar dahi değişebiliyor.

Kadın cinayetlerinin en yoğun olduğu “medeni” Avrupa ülkeleri dahil tüm dünya değişecek.

Bir gün insanın insan kıymadığı... İnsanın hayata hayat kattığı günler gelecek...

Bunun güçlü emarelerini dünya genelinde görüyorum.



 

 2 BUÇUK MİLYON İNSANIN HAYATINI KURTARMAK





“Batılı kalemler” ve “Batılı kalem hayranları”na bakarsanız Suriye'nin kuzeybatısında 2 buçuk milyon yardıma muhtaç sivil, Türkiye ve Rusya arasında yaşanabilecek sorunların riski altında hayatlarını sürdürüyor.

İyi ama Türkiye, yardıma muhtaç Suriyeliler için neden ve nasıl bir risk unsuru olabilir ki?

Olsak olsak onların yaşam güvencelerinin güçlü unsuru olabiliriz.

Oysa mezkûr kalemler yazıları ile Türkiye'yi de bölgede yaşanan sorunun parçası gibi algılatmaya çalışıyorlar.

Rusya, 8 Temmuz'da BM'nin yardımların dağıtılması ve denetlenmesini içeren ve yardımları 1 yıl uzatan Güvenlik Konseyi kararını veto etti. Bu veto, yardımların ulaşamaması ve bölge için açlık tehdidi demekti.

Rusya, 12 Temmuz'da BM yardımların dağıtım ve denetimini 1 yıl değil ama 6 ay uzatmayı kabul etti.

8 Temmuz ile 12 Temmuz arasında ne oldu da Rusya kararını değiştirdi?

Çünkü 11 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Putin ile görüştü. Bu görüşmeden sonra Rusya, 6'lık süre uzatımına onay verdi.

2 buçuk milyon Suriyeli 6 ay daha açlık tehlikesi ile karşı karşıya kalmayacak.

Olan bu. Gerçek bu.

Peki ya 6 ay sonra?

Uzun bir yazı konusu.



 
SEÇİM






Haberi aynı şekilde aldım.

Haberde acil seviyede kritik bir konu olan iklim değişikliği ile ilgili son derece önemli ve çarpıcı bir ifade var.

BM genel sekreteri, dünyanın dört bir yanındaki hükümetlerin insanları aşırı sıcaklığın etkilerinden korumak için çabalarken, dünyanın dört bir yanında hasara yol açan orman yangınları ve sıcak hava dalgalarının insanlığı “toplu intihar” ile karşı karşıya bıraktığını söylemiş.

António Guterres, iklim krizini görüştükleri 40 ülkenin bakanlarına şunları söylemiş; “İnsanlığın yarısı sel, kuraklık, aşırı fırtına ve orman yangınları nedeniyle tehlikeli bölgelerde yaşıyor. Hiçbir millet bu tehlikeye karşı tecrübeli değil. Yine de fosil yakıt bağımlılığımızı beslemeye devam ediyoruz.”

Guterres'in sarsıcı ifadesi ise şöyle; “Bir seçeneğimiz var. Toplu eylem veya toplu intihar. Seçim yapmak bizim elimizde.”

Ya kurtuluş ya ölüm!